29 Kasım 2008 Cumartesi

Kıymalı Fasülye ve Cumartesi

Fasülyeyi çok severim, ah bir de kenarlarını alma derdi olmasa.. Tezgah başında ayakta -asla salonda, koltukta olmaz- yaklaşık 20 dk. aynı işlemi yapmak beni yorar ve sıkılırım.. Bu konuda elim hızlı olmadığından da süreyi henüz azaltmış değilim.. Ama bu cumartesi sabahı mutfağa girip fasülye ayıklamaya başladığımda 20 dk.nın nasıl geçtiğini anlamadım bile..


Aklımda geçen pazar izlediğim Issız Adam'dan kareler, diyaloglar yan odadan gelen film müzikleriyle şekilden şekle girdi, bir yandan fasülye ayıklıyorum bir yandan kendi kendime filmi analiz ediyorum - zaten pazar gününden beri bu haldeyim..

Malzemeler:
1/2 kg. fasülye
1 orta boy soğan
1 yemek kaşığı salça
1 yemek kaşığı kavrulmuş kıyma (kıymayı alır almaz kavurup porsiyonluk olarak buzdolabı poşetlerinde dondurucuda saklıyorum, yemeklere kullanırken çok rahat oluyor)
2 yemek kaşığı zeytinyağı
2 çay bardağı su
tuz


Fasülyenin kenarlarını almaya başlamadan önce sosunu hazırladım. Soğanı rendeleyip zeytinyağıyla 3-4 dk. pişirdim. İçine salça ve kavrulmuş kıymayı de ekleyip kısık ateşte 2-3 dk pişirin. Bir yandan kenarlarını aldığınız fasülyeler hazır olunca tencereye alın ve sosla iyice harmanlayın. Tuzunu ve suyunu da ekleyip fasülyeler yumuşayıncaya kadar pişirin.

Afiyet olsun!

Not: Fasülyeyi henüz tatmadık, filmin etkisinde yoğun duygularla pişirdiğim bu yemeğin tadını çok merak ediyorum..

28 Kasım 2008 Cuma

Sevgili Yosunbuka ve Zerrin beni sobelemiş ve bu soruları yanıtlamamı istemişler, teşekkürler Yosunbuka'cığım ve Zerrin'ciğim..

YAŞAM FELSEFENİZ NEDİR?
Dürüst ve ahlaklı olmak..

İNSAN
Binbir çeşit.. Zarar verip tehlikeli olanı da var, iyi ki varlar diye düşündüklerim de.. Anlamakta zorlandıklarım da, hiç anlayamadıklarım da..

HAYATTA OLMAZSA OLMAZ DEDİĞİNİZ 3 ŞEY..

Aşk, huzur ve sağlık..

MUTLULUK SİZE NEYİ İFADE EDİYOR ?
En genel anlamda huzuru.. Bu, aşk da, güzel bir yemek de, doğa da ya da temiz ve düzenli bir ev de olabilir..

GÖZLER
Sevdiğiminkiler olmadan olmaz..

YALANA KARŞI VERDİĞİNİZ TEPKİ NE OLUR
Hoşnutsuzluğumu ifade ederim.. Tolerans göstermediğim bir durumdur..

GÜZELLİK
Göreceli bir kavram.. Bana göre, huzur veren..

SEVGİ VE AŞKIN TANIMI
Ne kadar tanımlansa da birşeylerin hep eksik kalacağı ruh halidir..

SEVGİ Mİ AŞK MI?
İkisi de.. Bence ikisi de birbirini tamamlar..

HANGİ MÜZİK VE NEDEN?
Ruh halime uyan müzikler.. O an nasıl hissediyorsam ona uygun bir parça dinlerim..

DEĞİŞTİRME ŞANSINIZ OLSAYDI HANGİ 3 ŞEYİ DEĞİŞTİRİRDİNİZ?
Herşeyin bir nedeni olduğuna inandığımdan hiçbir şeyi değiştirmek istemezdim..

DOST?
Seçici olduğum bir konu, bulmak zor, kaybetmek kolay..


BİLGİSAYAR ?

Hayatımın bir parçası.. Hem işimde hem de blog için her gün kullanıyorum..

SİZİ İFADE EDEN BİR RESİM


Ben de soruları yanıtlamaları için sevgili Bahar , Oya ve Ayşe'yi sobeliyorum..


26 Kasım 2008 Çarşamba

Annemin Altınkek Poğaçası

Pazar kahvaltısı için yaptığım annemin Altınkek poğaçası, evlenmeden önce defterime not aldığım bir tarif.. Altınkek, bilenler bilir, nefis lezzetleriyle meşhur bir pastahanedir, bu poğaçalar da Altınkek'tekiler kadar yumuşak olduğundan adını "Altınkek poğaçası" koyduk..

Malzemeler:
1 çay bardağı sıvı yağ (ajda bardak kullandım)
1 çay bardağı yoğurt
1/2 paket Becel (eritilmeden kullanılacak)
1 çay kaşığı kabartma tozu
aldığı kadar un
tuz

Harcı için:
3 orta boy haşlanmış patates
karabiber

Üzeri için:
1 yumurta sarısı

Yağ, yoğurt ve kabartma tozunu bir kapta karıştırın, azar azar unu ekleyip iyice yoğurun. Ele yapışmayacak yumuşak bir hamur elde etmelisiniz. Hamurdan toplar koparıp avcunuzda açın ve içine harçtan ilave edin. Uçlarını ortada toplayıp bu kısmı alta gelecek şekilde yağlı kağıt serdiğiniz fırın tepsisine yerleştirin. Aynı işlemi hamurun geri kalanı için de tekrarlayın. Yumurta sarısını poğaçaların üzerine sürüp önceden ısıtılmış 175' fırında poğaçalar kızarıncaya kadar 20-25 dk. pişirin.

Not: Kahvaltı menüsü peynir ağırlıklı olduğundan poğaçaların iç harcında patatese peynir eklemedim, ama çok güzel bir ikili oluşturduklarını söylemeliyim.

Afiyet olsun!

24 Kasım 2008 Pazartesi

En Güzel Pazar

Sonunda başardım! Hatırlayacağınız gibi, ailemi soframızda ağırlamak için çok çabalamam gerekiyor (size bir fikir vermesi açısından, babam, ancak bu gelişlerinde mutfaktaki bazı detayları farketti).. Pazar kahvaltısı için yoğun çabalarım sonuç verdi ve aynı takım toplandık..
Kahvaltılıklardan başka,

Melek'in peynirli suflesi

annemin yapıp getirdiği puf börekleri ve patatesli poğaça (tarif vereceğim) vardı..

Not: Tüm öğretmenlerin öğretmenler günü kutlu olsun!

21 Kasım 2008 Cuma

İki Salata

Soğukalgınlığıyla boğuştuğum vize haftası neyse ki geride kaldı.. Şifa niyetine pişirdiğim pırasa ve zeytinyağlı kerevizden başka işte bu haftanın iki salatası..

Soslu kıvırcık salata.. buradaki sostan kullandım, tavsiye ederim.. Alternatif olarak salatanıza cips de ekleyebilirsiniz.


ve annemin patates salatası.. Daha önce verdiğim tariften farklı olarak bu sefer içine salatalık ve sarımsak koymadım ve ılıkken servis yaptım.. Sonuç çok lezzetliydi..

Haftasonu salata yapmak isteyenlere..

Afiyet olsun!

20 Kasım 2008 Perşembe

Zeytinyağlı Kereviz

Hem salatasını hem de zeytinyağlısını sevdiğim bir sebzedir kereviz.. Geçen akşam iş dönüşü, erken gelen kışa karşı önlemler almam gerekince, vücut yorgunluğuna iyi geldiğini okuduğum kerevizi pişirdim.

Malzemeler:
3 orta boy kereviz
1 orta boy soğan
2 adet havuç
1 orta boy patates
zeytinyağı
tuz
3-4 adet küp şeker
1,5 çay bardağı su

Yemeklik doğradığınız soğanı orta ateşte
zeytinyağı ile çevirin. Küp küp doğradığınız patatesi ve havuçları da ilave edip 3-4 dk. çevirin. Kerevizlerin dış kısmını kesip iri kuşbaşı şeklinde kesin ve tencereye ekleyin. Tuzunu, şekerini ve suyunu da kattıktan sonra kerevizler yumuşayıncaya kadar pişirin (düdüklü tencerede 10 dk. da pişti). Piştikten sonra üzerine biraz daha zeytinyağı gezdirip soğumaya bırakın.

Afiyet olsun!

18 Kasım 2008 Salı

Pırasa Yemeği

Zeytinyağlısından daha çok sevdiğim sıcak ve bol limonlu pırasa bizim evde bu haftanın menüsünde yer alıyor..

Malzemeler:
1 kg. pırasa
2 çorba kaşığı kavrulmuş kıyma (arzu ederseniz)
2 adet rendelenmiş domates
1 çorba kaşığı domates salçası
1 orta boy soğan
2 çorba kaşığı zeytinyağı
1 adet limon
2 çay bardağı su

Tencereye soğanı ve zeytinyağını alıp orta ateşte soğanları 1-2 dk.pişirin. Domatesi, salçayı, ve kıymayı da ilave edip 2-3 dk. daha kavurun. Bu arada pırasaların dış kabuklarını soyup iyice yıkadıktan sonra iki parmak eninde kesin ve domatesli harca pırasaları ekleyin. Limonu ve suyunu da ilave edip orta ateşte pırasalar yumuşayıncaya kadar pişirin. Eğer suyu azalırsa kaynar su ilave edebilirsiniz.

Afiyet olsun!

17 Kasım 2008 Pazartesi

Haftasonundan Kalanlar..

Pencereden baktığınızda dünyanın neresinde olduğunuzu unuttuğunuz oldu mu?

Ya da nerede olursanız olun, İstanbul'u hep içinizde hissettiğiniz?

ve sahip olduğunuz tüm güzel anıların başlangıç noktası Kız Kulesi'ne yapılan bir ziyaret sizi yıllar öncesine götürdü mü hiç?

15 Kasım 2008 Cumartesi

15 Kasım


15 Kasım 1979, Perşembe... İstanbul Haydarpaşa önlerinde Independenta adlı Romen tankeri Yunan şilebiyle çarpışıp infilak etmiş, bir ay süren yangın İstanbul Boğaz'ında trafiği aksatmış..

Yıllardır
her 15 Kasım'da annemden bu hikayeyi anlatmasını isterim, o da herkesin büyük bir korkuya kapıldığını, yolların bir anda nasıl kapandığını ve Zeynep Kamil'e nasıl zar zor gittiklerini anlatır.. Ne de olsa o gün "çinçoz"ları dünyaya gelecektir..

Not: fotoğrafı buradan aldım..

13 Kasım 2008 Perşembe

Kuymak

Kuymak.. Bu nefis lezzeti ilk defa Karadeniz'de tatmış, hayran kalmış ve Trabzon'da İlker'den aldığım tarifi eve gelince denemiştim. İlk denemem umduğum gibi sonuç vermedi, en büyük sebebi de ne mısır unumun, ne tereyağımın ne de peynirimin Karadeniz'den olmayışıydı. Ama pes etmedim ve araştırmaya devam ettim. Sevgili Yasemin kuymağın mutlaka sütle yapılması gerektiğini söylüyordu. Ben de pazar günü
Yasemin'in tavsiyesine uydum ve birincisinden çok daha lezetli bir kuymak yaptım.

Elde ettiğim tecrübelere göre iyi bir kuymak yapmak için gerekenler:
  • mümkünse malzemelerin Karadeniz'den gelmiş olması
  • bol tereyağı (3-4 kişi için en az 125 gr. tereyağı)
  • su yerine süt
  • bol peynir
  • kişi başına bir çorba kaşığı mısır unu
  • topaklanmaması için mısır ununu tel çırpıcıyla karıştırmak
  • bakır tava

Peki ben nasıl yaptım? Tereyağını tavada erittim, mısır ununu tavaya alarak kokusu çıkana kadar çok iyi karıştırdım. Sütü, beşamel sosta olduğu gibi, yavaş yavaş ekleyerek karıştırmaya devam ettim. Kıvam alınca kaşar peyniri içine ekledim. Bir iki kez karıştırıp pişmeye bıraktım. Tereyağı üste çıkınca altını kapayıp sıcak sıcak servise sundum.

Sizlerin de bu konudaki fikirlerinizi ve tecrübelerinizi merakla bekliyorum..

Afiyet olsun!

Not: Karadeniz'de kuymak tavası hep çukur bir tabağın içine oturtulmuş olarak servis ediliyordu, ben de öyle yaptım..

11 Kasım 2008 Salı

Pelin'in Vişneli Kakaolu Keki ve Vişne Likörüm

Pazar kahvaltısından sonra tatlı olarak ne ikram edeceğimi düşünürken aklıma kısa zaman önce hazır olan vişne likörümün süzüp dolaba kaldırdığım mis gibi tarçın ve karanfil kokulu vişne taneleri geldi.. Bu vişneleri kullanarak kek yapmayı düşündüm ve sevgili Pelin'in çikolatalı vişneli kekini denemeye karar verdim..


Orjinal tariften farklı olarak badem ezmesi ve parça çikolata kullanmadım, üzerini -bu seferlik- çikolatalı sos ile de kaplamadım.. Yine de sonuç muhteşemdi.. Bir dahaki yapışımda soslu olarak da deneyeceğim.. Benim yaptığım şekliyle tarif;

Malzemeler:
3 yumurta
1,5 su bardağı şeker
1 su bardağı yoğurt
1 su bardağı sıvıyağ
2 su bardağı un
1 paket kabartma tozu
1 paket vanilya
4 çorba kaşığı kakao
2 çay bardağı vişne

Yumurtaları mikserle iyice çırpıp şekeri ilave edin ve çırpmaya devam edin. Kıvam alınca yoğurdu ve sıvıyağı da ekleyip biraz daha çırpın. Unu,kakaoyu,kabartma tozunu ve vanilyayı elekten geçirip karışıma ekleyin. Kaşıkla karıştırın. Çekirdeklerini çıkardığınız (bu aşamada önlük takmanızı tavsiye ederim) vişneleri unlu karışıma ekleyip 1-2 kere kaşıkla çevirin. Yağlayıp unladığınız fırında kabında önceden 180' ısıtılmış fırında pişirin.

Bu nefis keke türk kahvesinin yanında vişne likörü eşlik etti. Önce sevgili Yosunbuka'da görmüştüm, temmuzun ortasıydı, vişne ve nane likörü hazırlıklarından bahsediyordu. Camın önünde güneşlendikleri fotoğraf o kadar hoşuma gitmişti ki, ben de yapsam diye düşündüm. Aradan bir ay geçti ki, sevgili Gülden kendi nefis vişne likörü hakkında yazdı. Her ikisine de sordum, geç kalmış sayılmazdım, 19 Ağustos'ta doldurdum vişnelerimi kavanoza ve balkonda güneş alan bir yere yerleştirdim.

Malzemeler:
vişne
toz şeker
4-5 kabuk tarçın
1 avuç karanfil
30 ml. votka

Büyük bir kavanoza (ben 5 kg.lık kullandım) saplarını ayıklayıp iyice yıkadığınız ve çekirdeklerini çıkarmadığınız vişnelerden bir sıra dizip üzerine toz şeker dökün ve bu şekilde vişneler bitene kadar bir kat vişne, bir kat toz şeker ekleyin. Kavanozu kapatıp güneş alan bir yerde 1 ay bekletin. Bir ay sonunda tülbentin içine koyduğunuz tarçın ve karanfilleri de karışıma ekleyin ve 1 ay daha güneşte bekletin. 2. ayın sonunda vişneleri ve tülbenti kavanozdan süzgeçle alıp sıvı karışıma votka ekleyin. Vişneleri likörü ikram ederken bardaklara birer tane koyarak ya da kek ve pastalarınızda kullanarak değerlendirebilirsiniz.. Bu yaz kilolarca vişne almayı unutmayın sakın!

Afiyet olsun!

Not: Sevgili Pelin, Yosunbuka ve Gülden güzel tarifleriniz için bir kez daha teşekkür ederim..

10 Kasım 2008 Pazartesi

Arkadaşlarla Pazar Kahvaltısı

Pazar sabahı erkenden kalkıp hazırlıklara başladım, kahvaltıya arkadaşlarımız gelecekti.. Kullanacağım tabakları, sofranın genel görünümünü ve menüyü cumartesi akşamı başımı yastığa koyunca düşünmeye başlayıp uyumadan önce hepsiyle ilgili karar verdiğimden her şeyi yetiştirebileceğime inanıyordum. Ne de olsa işin en zor kısmını atlatmıştım..


Kahvaltılıklardan başka kuymak, Pelin'in çikolatalı vişneli keki (her ikisinden de bir sonraki gönderide bahsedeceğim) ve babamın bayramda yaptığı tava böreğinden yaptım. Teflonda pişerken öyle nefis kabarıyor ki görüntüsü mü yoksa etrafa yaydığı koku mu daha güzel bilmiyorum. Ben burada sadece görünütüsü paylaşıyorum, siz yaparsanız kokusuyla da kıyaslarsınız..Gelelim tarife..

Malzemeler:
2,5 yufka
2 yumurta
3 çorba kaşığı yoğurt
3 çorba kaşığı zeytinyağı
2 çorba kaşığı su

Harcı için:
domates (küp küp doğranmış)
beyaz peynir
kekik

Hafif yağladığınız yuvarlak teflon tencereye bir yufkayı serin, fazla yufka kenarlardan dışarı sarksın. Yumurta, yoğurt, yağ ve su karışımından yufkanın üzerine 1-2 kaşık döküp kaşığın tersiyle yayılmasını sağlayın. İkinci yufkayı elinizle gelişigüzel parçalayıp bir kısmını soslu karışım sürdüğünüz yufkanın üzerine bir kat dizin. Bu yufkalara tekrar soslu karışım gezdirin ve küp küp domatesleri serpin. İkinci yufkadan kalan parçaları üzerine örtün ve sostan dökün. Ufaladığınız beyaz peynirleri de bu katın üzerine serpin. Kalan yukfanızı da parçalayıp üzerine örtün ve sostan gezdirin. Son olarak tavanın kenarından sarkan yufkayı içeri toplayarak böreğin üzerini örtün. Kalan sosu üzerine gezdirin. Büyük göz ocakta en kısık ateşte, teflonun altına amyant koyarak pişirin. Bir yüzü kızarınca kapağın üzerinde ters çevirip -anne'ciğim hiç zorlanmadan yapabiliyorum!- diğer yüzünü de pişirin.

Afiyet olsun!

8 Kasım 2008 Cumartesi

Özledim..

Herşey geçen gün kumru yiyişimizle başladı.. "Kumrucu Hüseyin'de yediklerime hiç benzemiyor" dedim.. Benzemiyordu da..

üstelik kumrunun yanında turşu da ikram edilmemişti..

Resim EkleÇok geçmeden aklıma Ilıca'nın o upuzun, ince beyaz kumlu ve alabildiğine mavi sahili geldi..

ve tekne turları..

Sonra da mutlaka gidip kalmak istediğim muhteşem dizayn ve dekorasyonuyla Nars'ı hatırladım..

Evet, ben Ilıca'yı çok özledim..
Kubilay Amca'yı, İnci Yenge'yi ve Mike'ı da çok özledim..

6 Kasım 2008 Perşembe

Babama Özel - Meyvalı Krema

Geçen akşam babamın yeni yaşını aile arasında ufak bir kutlama ile karşıladık. Annem, binbir yeminle pasta yapmamı engelleyince tarif defterimi karıştırmaya başladım ve evlenmeden önce defterime ekleyip yanına "Babam" yazdığım kremalı meyva tarifine rastladım. İlk evlendikleri yıllarda sık yapılan bu hafif tatlıyı babam çok severmiş, geçen gece tadarken de "nostalji oldu çinçoz, ellerine sağlık çok güzel olmuş" diyerek beni mutlu etti..

Malzemeler:
1/2 kg. süt
7 çorba kaşığı şeker
2 çorba kaşığı un
1 paket vanilya
125 gr. Becel
2 yumurta
meyva - özellikle mandalina bu tatlıya çok yakışıyor

Becel ve meyva hariç tüm malzemeleri orta ateşte sürekli karıştırarak muhallebi gibi pişirin. Fokurdamaya başladıktan 1-2 dk. sonra ateşten alıp Becel'i ekleyin ve iyice karıştırın. Borcama bir kat krema, bir kat meyva koyun. Buzdolabında soğuttuktan sonra servis edin.

Afiyet olsun!

4 Kasım 2008 Salı

Meksika Salatası

Meksika fasülyesini ilk defa yengem nişan yemeğimiz için hazırladığında tatmış ama telaştan fazla bir şey anlamamıştım. Geçenlerde sevgili Pelin yapmış, bana da ilham verdi, ufak tefek bir iki değişiklikle cumartesi akşamı soframız için ben de bu salatayı yaptım. Özellikle kırmızı etin yanında servis edebileceğiniz bu nefis salatayı henüz denemediyseniz acele etmenizi öneririm.. Ben her hafta marketten kırmızı fasulye almaya karar verdim bile!


Malzemeler:
1 kutu meksika fasülyesi
1/2 demet maydanoz
1/2 paket mısır
5-6 adet taze soğan
1 limon
zeytinyağı
taze nane
fesleğen

Fasülyelerin suyunu süzüp salata kasesine alın. Maydanozu, naneyi, fesleğeni ve taze soğanı ince ince kıyıp
mısırlarla birlikte fasülyeye ekleyin. Limonunu ve yağını da ekleyince salatanız hazır bile!

Afiyet olsun!

Not: Bir dahaki yapışımda, Portakal Ağacı'nda gördüğüm şekliyle, salataya baharatlı mısır cipsi de koymayı düşünüyorum..

3 Kasım 2008 Pazartesi

Haftasonu Yorgunlarına

Siz de yeni hafta için gerekli enerjiyi depolayamamış hissediyorsanız domatesli makarnaya ne dersiniz? Hem çok pratik hem de çok lezzetli bu makarna eminim haftaya güzel bir başlangıç olacaktır..

Malzemeler:
1/2 paket makarna
2-3 domates
1 tatlı kaşığı domates ya da biber salçası
2-3 diş sarımsak
3 çorba kaşığı zeytinyağı
1 çorba kaşığı sirke
kekik
tuz
karabiber

Makarnayı kaynar suda 7-8 dk. haşlayın. Makarna haşlanırken sosu hazırlamak için domatesleri yıkayıp küp küp kesin ve salçayla beraber tencereye alın, zeytinyağını da ilave edip orta ateşte domatesleri pişirin. 3-4 dk. sonra
makarnanın haşlama suyundan 2-3 çorba kaşığı tencereye alıp sarımsakları, sirkeyi, kekiği, tuz ve karabiberi ekleyip sosu kaynatın. Haşlanan makarnanın suyunu süzün ve kesinlikle sudan geçirmeden sosla karıştırın.

Afiyet olsun!